Lüsyen
Aşk adeta randevulaştı onlarla…
1912 baharında… Belçika’da…
Biri Türk edebiyatının en büyük şairiydi, diğeri Brüksel’de üniversiteye hazırlanan bir öğrenci…
Abdülhak Hâmid altmış yaşındaydı; Lüsyen on sekiz…
Dünya, topyekün bir savaşa girmek üzereydi.
Osmanlı Sarayı’nın çatırdadığı dönemde Brüksel’den Londra’ya, Viyana’dan Budapeşte’ye, Venedik’ten İstanbul’a uzanan bir coğrafyada, tarihe nakşolmuş ama zamanla unutulmuş bir ilişki yaşadılar.
Atatürk, dans etti Lüsyen’le…
Tevfik Fikret ona edebiyat dersi verdi.
İnönü, evlerinde satranç oynadı.
Nâzım Hikmet, sofralarında yemek yedi.
Kimler yok ki, bu romanın sayfaları arasında.
Mehmed Âkif’ten Victor Hugo’ya, Damat Ferid’den Oscar Wilde’a, Yahya Kemal’den Hindenburg’a, Necip Fazıl’dan Karındeşen Jack’e, Sultan Abdülmecid’den Namık Kemal’e, Sultan Reşad’dan
Talat Paşa’ya, geçen asrın en ünlü portreleri…
Ve onların arasında, bir çağ yangınının tam ortasında yaşanmış inanılmaz bir aşk hikâyesi…
544 Sayfa
DİL: | türkisch |
Einband: | Softcover |
Der Autor
Can Dündar ist türkischer Journalist, Kolumnist und Dokumentarfilmer. Bis August 2016 arbeitete er als Chefredakteur der Tageszeitung Cumhuriyet in Istanbul. Im November 2015 wurde er verhaftet, nachdem die Zeitung Aufnahmen veröffentlichte, die belegten,... Daha